Biz Gençken.

Biz gençken ile başlayan cümleler kurma zamanı olmasa da
Değişen bir şeylerin farkına varma zamanı gelmiş olsa da
Biz gençken dünya çok yaşlı, soğuk ve umursamaz görünse de
Biz gençken bize söylenenleri sorgulamadan kabullensek de
Büyüdükçe bunları sorgulamaya başlasak da
Hayatta kalmanın bu kadar zor olduğunu bilmesek de
Dünyayı kuyruğundan tuttuğumuzu düşünsek de
İyiliğin her zaman baskın geleceğini düşünsek de
Dünyaya bir sürü uzay gemisinin geleceğini düşünsek de
Uçan arabaların dünyayı kaplayacağını düşünsek de
Bizi bir arada tutan ne varsa ona tutunmaya çalışsak da
Cennete olan inancımız hiçbir zaman sarsılmamış olsa da

Hayatta kalmaya çalışmıştık
Hız hiçbir zaman bizi korkutmamıştı

Biz gençken mükemmel olan ne varsa ona tapılırdı
Biz gençken bir avuç korkusuz aptal olsak da
Ödediklerimizin değerini hiç bilmesek de
Başkasının da güçlü olabileceğini kabul etsek de
Biz gençken hayata olan inancımız daha yerindeyken
Büyüdükçe önümüzde mükemmel günlerin geleceğini düşünüyorken

Sonra üstünden geçtiğimiz köprüleri yakmıştık
Tek amacımız ateşi görmekti belki de
Suçsuz olanların bile bu ateşin kalacağını bile bile

Biz gençken her şey göründüğü gibiyken sadece
Biz gençken her günümüz hayal ettiğimiz gibiyken
Ödediklerimizin değerini hiç bilmesek de
Başkasının da güçlü olabileceğini kabul etsek de

Ve o tanıdığın kişi misin sen aynaya baktığında bu gece
Ve o feda ettiklerini tekrardan kazanmak ister miydin bu gece
Ve bu şans bu gece elindeki son şans olsa

Biz gençken mükemmel olan ne varsa ona tapılırdı
Biz gençken bir avuç korkusuz aptal olsak da

O Adamlar.

Sadece iki satır arasında bulabiliyorsa cümlelerin anlamlarını
Her gün başka bir insanla yer değiştiriyorsa sabah uyanır uyanmaz
Bir devrimi içinde ne kadar daha saklayabilir ki

Yerlerini terkeden adamların isimlerini hatırlamaya çalış
Umutsuzca yerlerini tekrar bulmaya başlarken hatırla
Bu hikaye o umutsuz adamlar için yazıldı sadece
Gidecek ne kadar yolu olduğunu bilmeden yola devam eden adamlar için
Bildiklerini, öğrendiklerini, öğreneceklerini sırtına alıp yola koyulan adamlar için

Her gün başka bir yere göçen adamların çok yolu vardır
Vücudunda ve beyninde bir düzen, bir dizayn yoktur bu adamların
İkisi de çakışınca anlıcaklardır isterlerse o zaman bir devrimin gerektiğini

Kötü işaretlerden bıkarlar zamanla
İnsanların fikirlerini değiştirmesini beklemektense kendileri değişen olurlar
Diğer adamlar, diğer kadınlar için değil ama
Sadece kendileri içindir bu değişim

Bağırmadan terkederler evlerini ve rahatlayacakları o yeri bulasıya kadar da dönmezler bir daha

Rutin ve Tahmin Edilebilir.

Aylar geçmiş üzerinden. Bir ayrılmışım, bir tekrar barışmışım. Sonra yine ayrılmışım bu sefer son demişim. Sonra tekrardan geri dönüp onsuz yapamayacağımı söylemişim. Bir nefret etmişim, bir evime, odama, yatağıma seninle geri dönmüşüm. Geçen ayların özetini ilişkimin iniş çıkışlarını ele vermekle geçirmeyeceğim. Yeni bir eve taşınmamızın heyecanı yeni yeni bitmeye başlamışken, artık başka bir ''ev arkadaşı'' ile yaşamaya başlamışken şımarıklık yapmadan, gereksiz yere drama gerek bırakmadan, Gülnur'un hayatımda görebileceğim en iyi, hatta gereğinden fazla iyi bir ev arkadaşı olduğunu söyleyerek bitiriyorum. Çok yaşa, Gülnur.
Sınavlarım başlamadan bitti. Nasıl geçtiğimi anlamamama rağmen ''bağzı'' hocaların anlatılmaz iyilikleri sayesinde kendi hazırladıkları sahte sınavlara girerken ''Sizinle gurur duyuyorum çocuklar'' deyip sınava giren iki üç kişiye sarılırken anlamıştım zaten son bir iki aydır doğru şeyleri yaptığımın.
Apolitik, anti-siyasal şu hayatıma sığdırdığım şu son bir iki ay yeter de artar bile zaten. Türkiye'den gitmek için sabırsızlık duymaya başladım. Sanırım aklıma gelen ilk şansta, elime geçen ilk fırsatta Serkan'ın bavuluna da kendimi sokarak kaçma planlarıma hazırlık verebilirim bundan sonra.
Sloganları atarken, parklarda uzanırken, konuşurken özgürce sevgilimi öpebildiğim, elini tutup gülerek ve hissederek yaşayabildiğim bir yer istiyorum hayatımda. Acaba bize baktı mı, acaba rahatsız ediyor muyum diye düşünerek ben bile kendimi geri çekiyorken çoğu insan bu kadar sıkışmışlığın bu kadar baskının içinde nasıl yaşıyor çok merak ediyorum.
Kendi evimde, kendi okulumda, kendi çevremde olan rahatlığımı tüm dünyaya da göstermek istemek kadar zararsız bir istekte bulunmak hiç de bencilce değil bence di mi? Değil mi? ((Şimdi ilişkiyi geçtim, direnişten bahsettim, onur yürüyüşünden de yazsam tam olacak bu yazı sanırım..))
Son olarak, etrafımdaki herkes tarafından kuşatılmış şu malum konudan bahsetmeye başlayabilirim. İlişki değil, aile stresi değil, okul stresi değil. Çok yanlış yerlerde arıyoruz bazen sorunları. En büyük sorunlarımdan biri tabii ki benim de para. Para olmadan gerçekten mutluluğun olmayacağını bir yıl boyunca her gün en acı şekilde deneyimleyerek oğrenmeme rağmen hala buna bir çare bulamamam çok acı. İnsanlar staj yapıyorlar, insanlar orda burda işlere başlıyorlar. İnsanlar birsürü şey yapıyorlar para kazanmak için. Son iki haftadır ben de birsürü şey yapıyorum aslında. Bunların içinde para bulmak için yapılacak pek birşey yok ama. Sorun da bu zaten. Bir staj görüşmesine bile çağırılmıyacak kadar deneyimsiz değilim. Ağzım iyi laf yapıyor gerektiğinde. Aptal fln da değilim ki bence zekam övünülecek bir seviyede. Bendeki problem nedir diye düşünmeye başladığımda bugüne kadar yaptığım seçimlerin hepsinin hatalı olduğu önüme çıkıyor.
Para almadan sadece zevk için, iki güne bir sevişecek iyi birileri çıkıyor diye devam ettiğim, o uğurda okulumu uzattığım, çok iyi bir ilişkiyi kaybettiğim asistanlık işim. Özgüvenden, fazlaca kibirden ve gururdan kaybettiğim çok iyi para kazandıran işleri hiçe saydığım yılları geri getiremem tabii ki ama o zamanki hatalarım ve seçimlerim şu anda bu durumda olmamın en büyük etkenlerinden.
İtiraflar dizisine dönmeden bu yazı bir sigara alıp yakmaya başlamak en iyisi şu anda.
Çok sikimdesin, herkesin sikindesin ah para.

Daha Yüksek Sesle.

Bir mumu üflerken kaç dilek tutabilirsin?
Peki dua ederken kaç isteğinin gerçekleşmesini isteyebilirsin?
Sadece parmaklarınla kaç tane gözyaşı damlası sayabilirsin?
Zayıflamaya çalışırken kaç tane daha diyet yapabilirsin?

Sakin ol, aşırı tepki gösterme
Sonra pişman olmaktansa önceden bitmesi daha iyidir
Biraz zaman ver, tekrar düşünürsün
Kaç kere duydun bunları insanlar seni yatıştırırken?

Bunları yazan biri olarak bildiklerim arasında kalbimin hala attığı aslında
Yüzleştiğim tek kişiyle uğruna bunları yazdığım aynı kişi olması
Çünkü tek ilaç tepkimi göstermek ve ardından eve koşarak geri dönmek

En son ne zaman gerçekten dürüst olabildin?
En son kurduğun cümlenin içinde kaç tane yalan vardı?
Sözlerini tutmadığın için, diğerlerini dinlemediğin için kötü hissediyor musun?
En son ne zaman pişman oldun ayrılmak istediğin için?

Sakin ol, aşırı tepki gösterme
Sonra pişman olmaktansa önceden bitmesi daha iyidir
Biraz zaman ver, tekrar düşünürsün
Bu duydukların yüzünden kendi kendine zarar vermene gerek var mı?

Kalbim hala atıyor benim
Eve girdiğimde hala gülüyorum ben
İlk başladığım yere dönüyorum ben
Dinlemediklerim sayesinde

Mesela.

En tehlikeli kelime,cümle ''Boşver.'' sanırım aslında.

Söylemeyi Öğrenmem Gereken Bir Cümle Daha.

2013'ün ilk girdisini de böyle depresif şeylerle yapacağımı düşünmezdim tabii ki ama;
''Düşündüklerimiz aynı değildi. İlişkiye verdiğimiz değerler, ilişkiyi hayatımızda koyduğumuz yerler aynı değildi. Biz ayrıldık.''