Gıybete.

Benimkilerin tek dertleri ağzıma alacağım yerleri
Seninki dinliyor en azından seni
Seninki konuşuyor en azından seninle
Bu yüzden kıskanıyorum bazı zamanlar seni

Benimkilerin güven diye bir gereksinimleri yok
Bu yüzden hissetme gereği duymuyorlar
Güven olmadığı için de orta yolda bocalıyorlar

Hiç gerek kalmaz daha büyük bir açıdan baktığımızda. Büyük açı her zaman iyi görünüyor çünkü. Sarı ile mavi zıtlık oluşturuyorsa, soba ve gardrop karşı karşıya duruyordu odada sonuçta. Bir gözlük vardı görünen karşısında da bir ekran. Sadece ikisi görünüyordu daha büyük açıda. Çünkü en sade olan da bu.

Daha azı.

Mesela.

Tek meselemiz başkası olduğu sürece hiçbir zaman mutlu olamayacağımızı öğrenmesi gerek çoğumuzun.

Mesela.

Üç seferdir isteğimi sakinlikle açıklayıp, özenle sunarken iki sabahtır da kendimi ve ismimi hatırlatıp bu isteğimi yenilerken fotokopi almak ya da ne biliyim ctrl+p ye basıp birkaç sayfalık çıktı almak kadar kolay bir hareket gerektiren isteğimi gerçekleştirmedikleri için çok kızgınım kendilerine ve kayıt islerine. "Tavuk büyüdüğü çiftliği pisler mi?" vb. bir atasözü var mi bilmiyorum ama var ise eğer cevabım kesinlikle evet bu konuda.
Boun'a ithafen.

S.

Sevmeyi ve paylaşmayı isteyen bundan da zevk alan insanlar o kadar azınlıkta ki
İnsanın değerini çoğunluğun gördüğü yerlerden çok farklı yerlerde gören
Çok zordur bu insanla karşılaşmak, ona sahip olmak, onunla yaşamak

Böyle insanlardan bu duyguları silmek de çok zordur
Bir daha hissetmemek istercesine nefret ettirmek bu duygulardan
Güvenini bitirmek böyle insanların

Bu insanların gözünde tek değeriniz bu zoru başarmanızdır
Ardından içinde sadece nefret duygusu yetişir ama sizlere karşı
O tek değer de nefret olur sonra sizlere karşı

Hayatında hiç hissetmemiştir bu duyguyu
Yeni olduğu için zorlanmıştır, yargılamıştır ve çatışmıştır
Alışır ama zamanla yok etmeyi başardığınız sevme ve paylaşma duygusunun yokluğuna
Beddualarında yer alırsınız sadece, öldüğünüz günün hayali bağlar sizi birbirinize sadece

Geç yazılmış bir nefret mektubu yerine geçmesi dileğiyle.
Mutsuzluğun ve ölümün için bir kez bile hayal kurmak yetti aslında.

Zıtlıklar Üzerine.

Çünkü zıtlıklar her zaman daha çekicidir. Bir akıl çatışsın, sonrasında penis devreye girsin ''Benim dediğim olacak, benim yönüm doğru taraf'' diyecek, sonrasında karar verme aşaması yaşanacak, sonrasında karar verme pişmanlığı yaşanacak. Sonuç ne olacak hiçbir zaman bilinmeyecek. Seçmediğimiz tarafımız hep haklıymış aslında diye düşünüp kendimizi yiyeceğiz günden güne.
O iki ayrı dünya asla birleşmemeli bu yüzden. Birleştiği an yeni bir ayrı dünya yaratılır sonuçta. Eskiyi yersin, doymaz tekrar edersin. Üzerine tatlı da istersin, sade kahve de istersin, sigara da istersin.. Ne kadar kendini o ayrı dünyaya yakınlaştırıyorsan o kadar da yeni bir ayrık dünya yaratıyorsun. Çünkü o diğer ayrık dünya her zaman daha çekicidir.
İçinizde, kedinizde, dostunuzda, sevgilinizde, sexinizde, dokunduğunuzda hep vardır bu ayrık dünyalar. Onların değerini bilin çünkü hayat onlarla güzel.