''Renk ve Hava''

Uyuşmayan desenlerin renklerin birleşimi
Düzelmeyen havanın çıkmayan güneşin olumsuz etkisi
Eskiye özlem mi yoksa yeniliğe duyulan korku mu
Her anın her kalbin ayrı olması kadere bağlanır mı
Bağlanmalı mı

''Kaleleri Yap, Taş Toplamayı Bırak''

Çoğu zaman bulunduğum yerden, durumumdan, saçımdan, başımdan, yaşımdan ve buna benzer düzyazı da uyak oluşturacak kelimeler de bulabileceğim benle ilgili bir sürü şeyden memnun olduğumu düşünmekteyim. Ama bazen öyle zamanlar oluyor ki hiç istemediğim şeyleri istediğim, hiç yapmadığım şeyleri yapmaya gönüllü olduğum ya da en basitinden hayatımda en kötü zamanlara bile geri dönmeyi istiyorum. Nasıl bir beyinse benim ki, bastırmaya ihtiyaç duyan birçok duygu bazen geliyor en olmadık zamanlarda beni buluyor. Alakası yok aslında şu anda istediklerimle hissettiklerimle şu yazdıklarım ama birden başka şeyler yazmak isterken bunlar çıktı klavyeden.
Kaleler kurduğumuz, sürekli birbirimize yardım ettiğimiz ya da tam tersi içten içe saflıkla kötülüğünü istediğimiz ki en fazla kalenin yıkılmasıdır bu kötülük, taş toplamayı bıraktığımız, taş atmadığımız, taşlarla oynadığımız, birçok kelimeyi anlamını hiç bilmeden kullandığımız, en kötü anımıza sebep olabilecek sebebin bile çok basit bir şey olduğu ama bizim bunu anlamadığımız o zamanlar o kadar geride kaldı ki şu anda eskileri düşünmek, oynadığımız oyunları düşünmek, yıktığımız kaleleri, atmadığımız taşları, ezdiğimiz çiçekleri, oynarken patlatılan topları, kaç kez her akşam elimizin yüzümüzün yara içinde eve dönerken annemizin kızıp kızmayacağını düşünmemiz. Neden bilmiyorum ama çok özlediğimi fark ettim biraz önce.
Yazmayı bilmeden saçma sapan kelimeler uydurmak iki üç harf öğrenince onları birleştirince birşeler yazdığımı sanmamı hala hatırlarım. Her yere mrhae fln yazardım adımın harflerini bilirdim sadece. Şimdi bu cümleleri kurabiliyorum ama okumayı bilmediğim, televizyon reklamlarının ilgimi çok fazla çektiği, her an bir şeyleri kıran döken yaramaz çocuk olduğum o zamanları.. özlüyorum işte yazacak olsam akşama kadar yazarım. Neyse şimdi fark ettim şimdi de yazmayı bilmiyormuşum pek, her yazdığım kelimeyi düzeltior bu word.

''Anla''

gene aglar aynı şeylerı dersin
hiç düşünmedinmi birgün
insanlar beni dinlemekten sıkılmadı mı acaba diye
hiç düşünmedin mi birgün
kendim bile sıkıldım artık insanlar ne der diye
anlıyoruzbir daha görsen bir daha hayatına girse
yaşayamazsın
yeteri kadar güçlü olamazsın
çok kötü olursun
çok korkarsın
bizim de bir hayatımız var
bir daha asla ve asla ile başlayan bir cümle istemiyorum ben demek nereye kadar götürür ki seni
kendine inanman kendine güvenmen bu kadar mı zor
lanet olsun
gelememişsin
yapamamışsın
konuşamaışsın
sürekli geridesin
ben bile ögrendim geçmişte yaşanılmıcagını
ben bile ögrendim eskinin sana bir şey vermeyecegini anla artık.

''İşaretleme''

herkes hata yapabilir
herkesin pişmanlığı vardır hayatında
''yapmasaydım'' vardır'
'olmasaydı'' vardır
''olsaydı'' vardır
bizi işaretleyenler mi bu sözler?
bizi biz yapanlar mi?
hata yapmadan olmaz mi?
acı çekmeden
çekip gitmeden
''isaretlenmeden''

''Değil İşte''

ne kadar kolay geliyor görmek olanlari
yaşamak değil ama
yazmak kolaydır ne var sanki
beş dakikada bir bardak suyla biten
yaşamak değil ama
neyse

''1200 Gün''

Herkes hata yapar
Herkes birinin gidişini izler
Umutlar nereye gitti?
Yıllar sonra hala var mı umut?
Geriye üstüste onlarca yüzlerce kez sarılan sarkılar kalır
O şarkılar gibi geri gelir mi geri sarılır mı yaşananlar?
Çok uzun zamanmış gibi görünür
Ve nasıl kırıldığını bilemezsin
Ve nasil geçmiş bilemezsin
Kendin için yasamışsın
Bakmışsın kalbin erimiş
Gözlerin bozulmuş
Arkadaşların bırakmış
Kader yapmış yapacağını
Geçmiş üstünden binlerce gün
Bin artı ikiyüz gün

Değişmiş mi acaba?
Düşünmüş mü acaba?
Kalbi erimiş mi?
Hala bilmezsin nasıl kırıldığını
Sadece hissedersin biraz geride
Biraz öncede
Vardı
Hissetmişti
Nasıl bitmişti?
Üstüne mevsimler gelmişti
Onlarca mevsim
On artı altı mevsim

Uyuşan gözler bir ise yaramaz
Hissedilenler değişmese de hiçbir sekilde avantaj sağlamaz
Doğustan vardi
Olacakti
Devam edecekti
Bitecekti
Hala nasıl kırıldığını düşün
Nasıl eridi düsün
Sadece hissetmistin
Kendini düşünmüstün
Hislere güvenmistin
Hissetmek yeterdi
Yetmemisti
Kalpler erimişti
Kendini düsünmüştü
Günler geçmişti
Binlerce gün
Bin arti ikiyüz gün

''Bulunmucak Gezegenler''

daha yaklaşabilirsen
kendini bana getirebilirsen
sadece gerekli sıcaklığı hissettirebilirsen
bu gezegende sonsuza kadar uzanmak mümkünse
etrafımızdaki tüm zamanlar donasıya kadar
tüm saatler donasıya kadar
tüm mutluluklar donasıya kadar

nereye gideceğini bilmiyor musun
gecenin karanlığında uzaklara kadar
arkana bakmaman gerektiğini bilmiyor musun
sonunda bulacağın yollara kadar

boşuna yeminler etmek gerekmez
korunmak da gereksiz